21 Kasım 2012 Çarşamba

Blogger anneler



Blog okumaya ilk başladığımda blog blog gezerken haberim oldu - blogger anneler - grubundan o zaman henüz ne blog yazmaya başlamıştım ne de anneydim..
Şimdi artık her ikisi de olduğuma göre buna vesile olan blogger anneler blogunun editörü fotografik hatıralar ' a çok teşekkür ederim:)

19 Kasım 2012 Pazartesi

Değişen durumlar ve uyku..

14 ay 10 gündür çocuklu bir hayatımız var, çekirdek aile olarak..Aslında buna hamilelik dönemini de eklemek gerekiyor.Kimine göre kısa kimine göre ise uzun bir süreç..
İlk zamanlarda "Aman da ne uslu bebek, sesi çıkmıyor bunun" tarzı söylemlerin yerini "yaramaz mı olacak bu çocuk ne?" ifadelerine bıraktığı günlerdeyiz.

Blog tanıtımı

Blog yazmaktan daha çok blog okumakla geçiriyorum zamanı bu alemde. Okuduğum, incelediğim, takip ettiğim blog sayısı ise ne yazık ki çok fazla değil. Daha çok işime yarar bilgilerin bulunduğu blogları gezmeyi tercih ediyorum. Son zamanlarda ise "Acaba bugün bir şey yazmış mı? Bu konuda ne diyor?" diyerek takip ettiğim bir blog var: www.dokuzuncubulut.com

30 Mayıs 2012 Çarşamba

Ağam baklava ve dondurma

Tatlı yiyelim tatlı konuşalım niyetiyle eşim dün akşam dondurma ve antep sarma getirmiş. Bir arkadaşının tavsiyesiyle Ağam'dan almış. Uzun zamandır-açık- dondurma yememiştim, Algida'nın da neredeyse artık tüm çeşitlerini bildiğimizden bu dondurma lezzetli olduğu kadar farklı da  geldi.

24 Mayıs 2012 Perşembe

İpek Hanım'ın çiftliği

İnternette ve gazetelerde duymuştum, Pınar Hanım'ın Çiftliğini. Sonra unutup bir süre ilgilenmemiştim. Ne zaman kızım ek gıdaya geçti, aldı beni bir telaş "kimyasal ilaçlı ürünler zararlı", "GDO lu ürünleri yemeyin" derken nereden yiyecek bulurum endişesiyle tekrar buldum, Pınar Hanım'ı.
Organik tarım değil yüzyıllardır süregelen köylü tarımı yaptığını söylüyor Pınar Hanım. Ürünlerinin en önemli özelliği yerli tohum kullanması ve zararlı kimyasal ilaç bulunmaması.

Gelişim Basamaklarını Hızla Tırmanmak..

Daha dün gibiydi denir ya evet daha dün gibiydi, kızımı ilk defa kucağıma alışım..Minicikti, nasıl tutsam da bir yerine bir şey olmasa diyordum sürekli..Ve 8 ay bitti, sanki daha dün gibiydi..
O kadar hızlı ilerliyor ki, bir ay önce yapamaz dediğim şeyleri bir günde -gün içinde- öğreniyor hemen.
ilk gülümseme
ilk anlamlı bakış
beni tanıması
başını tutmaya başlaması
oturması
derken artık emekliyor..

19 Nisan 2012 Perşembe

İncirli cheesecake

İzmir'de yaşayanlar bilirler Alsancak' ta küçük bir alan içerisinde 4 ünlü pastahane vardır. Bildiğiniz pastahane aslında, mahalle arasındakilerden farklı olarak İzmirlilerin buluşmak için önlerini kullandığı, bir kısım insanın ise içinde- dışında oturup sohbet edebilecekleri yerler.. Daha çok orta yaşlı ve yaşlı kesimin, yabancıların ve illa ki orta üstü gelir durumundakilerin uğradığı yerler.

16 Nisan 2012 Pazartesi

Evlilik ve Çocuk

Blogcu Anne'de geçen gün "Ya gerçekten bittiyse" adlı yazıyı okuyunca bu konuda ne kadar çok kişinin sıkıntısı olduğunu farkettim.
Çocuk doğduktan sonra evlilikte çıkan sorunlardan bir çok kişi muzdaripti. Sanırım anne yada babalar çocuktan sonra eşim benimle ilgilenmiyor derken çok önemli bir noktayı gözden kaçırıyorlar: Evliliğin farklı aşamaları olduğu ve her aşamanın farklı olduğu birbirine benzemediği, evlilik öncesine ise hiç benzemediği..

13 Nisan 2012 Cuma

Kitchnette Forum Bornova- bir akşam üstü kaçamağı

Evliliğin ilk yılları nasıl bir insanla yaşamaya alışmak için çabalıyorsak ki bu çabalama aşktan ötürü -cicim ayları-ile geçse de çocuk doğduktan sonra da çocuğa alışmakla geçiyor zaman..Ada doğduktan sonra alışmaktan en zorlandığım şeylerden biri de eşimle dışarı çıkamamak olmuştu. neyse ki kızımız artık 7 aylık biz olmadan akşamları da biraz daha rahat kalabiliyor. Bizde bunu fırsat bilerek ve anneannesi de bize destek olunca dışarıda bir akşam yemeği yiyelim dedik.

12 Nisan 2012 Perşembe

Yeni anne yeni blogger


Hamile olduğumu öğrendiğim zamandan itibaren daha önce çok ilgilenmediğim bir alanla tanıştım- weblog-
internette araştırma yaptığım zaman karşıma bir çok blog çıktı bilgi edinebileceğim. bir blog keşfedip o blogtan bir diğerine sürüklendim durdum. Sonunda bu denizde bir de ben olayım düşüncesiyle Ada ile ilgili yaşadıklarımı, Ada'nın yaşadıklarını ve hayatımıza kattıklarını anlatabileceğim bir blog açmaya karar verdim.
Ve sadece kayıtlı izleyicilerin okuduğu bir blog ile bu dünyaya adım attım, ileride Ada'nın okuması için bir nevi Ada günlüğü tutuyorum ona..
Sonra zaman geçtikçe oraya yetemez oldu kafamda birikenler.. Daha fazlası için Mai Ada'nın Seyir Defteri'nden sonra sırada Denizce Seyir Defteri ile yola devam ediyorum..